Keşmir Kara Gününü anmak için Konya Gençlik Meclisi tarafından düzenlenen olayda Pakistan Büyükelçisi Ekselansları Sayın Muhammad Syrus Sajjad Qazi’nin konuşması, 26 Ekim 2018

Sayın Ali Şahin, Türk Parlamentosundaki Türkiye-Pakistan Dostluk Grubu Başkanı
Sayın Mehmet Aydin - Konya Vali Yardimcisi
Sayın Ali Ziya Yalçınkaya – Konya Selçuklu Belediye Başkanı Yardimcisi
Bayanlar ve Baylar
Selamın Aleyküm

Selçuklu Gençlik Meclisine Hint İşgali Altındaki Keşmir’in ezilen insanlarıyla dayanışma göstermek için bugünkü olayı düzenledikleri için teşekkür etmek istiyorum. 

İşgal Altındaki Cammu ve Keşmir’deki ve dünyanın her tarafındaki Keşmirliler her yıl 27 Ekim’de Hindistan’ın zorla ve yasadışı bir şekilde 1947’de Cammu ve Keşmir eyaletini işgal ettiği o talihsiz “Kara Gün’ü” anarlar.

Cammu ve Keşmir uluslararası olarak bilinen bir anlaşmazlık bölgesidir.  Bu bölge BM Güvenlik Konseyinin gündeminde çözülmemiş olarak kalan en eski meselelerden biridir ve dünyada insan haklarının en çok ihlal edildiği bir yerdir.  

Saygıdeğer katılımcılar, 

İşgal altındaki Cammu ve Keşmir aynı zamanda dünyadaki en militarize olmuş yerlerden birisidir. 

700,000’den fazla Hintli işgal güçleri ölümcül silahlarla donatılmış olarak zalimlikler yapmaları için kendilerine tam bir dokunulmazlık sağlayan kanunlarla beraber Hint İşgalindeki Keşmir’de devlet terörünü en kötü şekilde uygulamaktadır.

1989’dan beri, 95,000’den fazla Keşmirli Hint İşgal Güçleri tarafından öldürülmüştür, çoğu gözaltındadır. 

Binlerce toplu mezar ortaya çıkarılmıştır. 

11,000’den fazla kadına Hint İşgal Güçleri tarafından tecavüz edilmiş ve saldırılmıştır. 

8 Temmuz 2016’da genç Keşmirli lider Burhan Wani’nin şehit edilmesi kendiliğinden ortaya çıkan Keşmir özgürlük hareketine yeni bir ruh katmıştır.

O günden beri, 755 Keşmirli şehit edilmiş yüzlercesi pellet silahlarının ayrım gözetmeksizin kullanılması sonucu kör olmuştur. 

Bütün bunlar hiçbir cezalandırma olmaksızın devam ederken, uluslararası medya ve insani kuruluşlarının işgal bölgesine girişine izin verilmemektedir. 

Kendi yaptığı zalimliklerden dünyanın dikkatini uzak tutmak ve dünyanın görüşlerini yanıltmak için Hindistan Keşmirlilerin kendi kaderlerini belirlemek için verdiği mücadeleyi terörizm olarak göstermeye çalışmaktadır.  

Bu çok gülünç bir durumdur ve ne Keşmir davasının haklılığını lekeleyecek ne de Keşmirlilerin adalet arayışını durduracaktır.   

Nesiller boyunca Keşmirliler vazgeçilmez kaderlerini belirleme haklarını talep ettikleri için cezalandırılmaktadır – Bu haklar kendilerine Güvenlik Konseyi kararları şeklinde defalarca kez vaat edilmiştir. 

Ancak hepimiz biliyoruz ki, tekrar eden girişimlere rağmen, bu kararların uygulanmasına yönelik hiçbir anlamlı gelişme kaydedilememiştir.    

Hindistan bu hatadan faydalanarak Keşmir halkının haklı isteklerini bastırmak için devlet terörüne başvurmuştur. 

Onların bu uzun süreli işgali ve zalim baskıları insanlık vicdanını gölgelemeye devam etmektedir. 

İşgal Altındaki Keşmir’de devam eden trajediyi durdurmak için hemen harekete geçmek uluslararası topluluk için bir zorunluluktur. 

Ümit ediyoruz ki, dünya Keşmir anlaşmazlığına Keşmir halkının isteklerine göre ve ilgili BM Güvenlik Konseyi kararlarına göre adil, barışçıl ve kalıcı bir çözüm bulmak için elinden geleni yapacaktır. 

Hoş görülen bir gelişme de BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği tarafından çıkarılan bir rapordur, bu raporda Hindistan İşgalindeki Keşmir’de yapılan büyük insan hakları ihlalleri sıralanmaktadır. 

Pakistan Birleşmiş Milletler Raporunu tasdik eder ve sorumlulukları araştırmak ve tespit etmek amacıyla BM gözetimi altında bir Soruşturma Komisyonunun erkenden kurulması için çağrıda bulunur. 

Keşmir meselesi BM Güvenlik Konseyi kararlarına ve Keşmir halkının isteklerine göre adil bir şekilde çözüme kavuşturulmadan Güney Asya’da kalıcı bir barış kurulması imkansızdır. 

Bayanlar ve Baylar

Keşmirliler ve Pakistan halkı Türkiye Cumhuriyeti hükümetinden ve halkından her zaman aldıkları destek ve dayanışma için minnettardır. 

Türkiye OIC başkanı olarak aynı zamanda Keşmir’e bir gerçekleri bulma misyonu göndermek için elindeki inisiyatifi değerlendirmek istemektedir. 

Dahası, bugün “Keşmir Kara Gününün” anılmasına bu kadar çok sayıda insanın katılması, Türkiye’nin bu asil davaya olan vazgeçilmez bağlılığının daha ileri bir ifadesidir. 

Pakistan kendisi bakımından Keşmir halkına azami derecede siyasi, diplomatik ve ahlaki desteği vermeye devam edecektir. 

Ümit ediyoruz ki, beraber gösterdiğimiz çabalar dünyanın vicdanını sarsmaya yardım edecektir ve İşgal Altındaki Cammu ve Keşmirin mücadele eden halkı için barış, ümit ve özgürlük şafağına giden yolu açacaktır.  

No comments:

Post a Comment