Keşmir Dayanışma Günü semineri dolayısıyla Pakistan Büyükelçisi H.E. Mr. Sohail Mahmood’un görüşleri Ankara, 5 F Şubat 2016

Sayın Muhammed Balta, Parlamento Üyesi
Sayın Prof. Dr. Mustafa Kamalak, Saadet Partisi Başkanı
Sayın Temel Karamollaoglu, ESAM Başkan Yardımcısı
Sayın Prof. Dr. Oya Akgonenç, Ufuk Üniversitesi,
Saygıdeğer katılımcılar,
Baylar ve Bayanlar!

Sözlerime bizi bu akşam burada bulunmakla onurlandıran tüm saygıdeğer konuklara en içten duygularımı ifade ederek başlamak istiyorum. 

ESAM’daki herkese Keşmir Dayanışma Günü dolayısıyla bu olayı ortak olarak organize ederken verdikleri benzersiz destekten dolayı şükranlarımızı sunuyoruz.

Bugün bir kez daha Keşmirli kardeşlerimizle tam bir dayanışma içerisinde duruyoruz.

Neredeyse yetmiş yıldan beri bu yiğit insanlar vazgeçilmez kendi kaderlerini belirleme haklarını gerçekleştirmek için destansı bir mücadele vermektedir –bu haklar Birleşmiş Milletler Kuruluş Sözleşmesinde ve birçok BM kararlarında ifade edilmiştir.

Bu temel hak için onlara Hindistan’ın da dahil olduğu uluslararası topluluk tarafından özgür ve tarafsız bir plebisit yapılacağı yolunda tekrar tekrar söz verilmiştir.  Ne yazık ki bu sözler bugüne kadar yerine getirilmemiştir.

Bu sırada, dünya Keşmirli erkeklere, kadınlara ve çocuklara Hindistan işgali altındaki Keşmir güvenlik güçleri tarafından devamlı yapılan benzersiz zalimliklere tanık olmuştur.

Uluslararası ve Keşmir insan hakları kuruluşları işgal altındaki Keşmirde yapılan çirkin insan hakları ihlallerini geniş bir şekilde belgelemiş ve on yıllar boyunca barışçıl bir halkın nasıl sistematik bir mezalim altında bırakıldığını göstermiştir. 

Dahası dünya şuna da tanıklık etmiştir ki ne kadar zalim olursa olsun hiçbir güç Keşmir halkının iradesini kırmaya yetmemiştir.

Tarihten çıkarttığımız ders şudur ki, silahların gürlemesi ve ateşlenmesi Keşmirlilerin yüreğinde yanan özgürlük ateşini dağıtamayacaktır.

O halde, her yıl 5 Şubat’ta kutsal hedefleri yolunda en üst derecede fedakarlıkta bulunan binlerce Keşmirliye saygılarımızı sunarız.

AYnı zamanda uzun ve zorlu mücadelelerinde Keşmir halkının yanında durmak için olan sarsılmaz bağlılığımızı da yeniden ifade ederiz.
Cumhurbaşkanı Mamnoon Hussain ve Başbakan Nawaz Sharif tarafından bugün resmi bir şekilde yeniden teyit edildiği gibi, Pakistan kendi kaderlerini belirleme yoluyla kendi geleceklerine karar verme haklarını elde edene kadar İşgal Altındaki Keşmir Halkına moral, diplomatic ve siyasi desteklerini vermeye devam edecektir.

Saygıdeğer Katılımcılar,

Keşmir meselesi adalet hakkındadır, insanlık onuru ve temel özgürlükler hakkındadır ve 68 yıl once Keşmirlilere verilen vaatlerin yerine getirilmesi hakkındadır.

Keşmir meselesi bölgede kalıcı barışın ve istikrarın sağlanmasıyla ve Güney Asya’nın henüz kullanılmamış büyük ekonomik potansiyelinin gerçekleştirilmesiyle eşdeğer derecede önemlidir.

O halde, Pakistan ilgili BM kararlarına ve Keşmir halkının isteklerine uygun olarak Keşmir için adil ve kalıcı bir çözüm istemeye devam edecektir.

Biz uluslararası topluluğun Hindistan’ı sorumluluklarını yerine getirmeye davet etmek için haklı olan rolünü oynamasını bekliyoruz. 

Saygıdeğer katılımcılar,

Bu noktada Pakistan ve Türkiye’nin birbirine uyma geleneğinin altını çizmek istiyorum, onlar her zaman birbirlerini karşılıklı ulusal meseleleri için desteklemiştir – Kıbrıs olsun Keşmir olsun.

Keşmir halkının adil isteklerine verilen Türkiye’nin devamlı desteği için en derinden gelen takdirlerimizi ifade ediyoruz, buna İşgal altındaki Keşmir (OIC) platformu da dahildir. 

Bu destek hem bizim için hem de Keşmir halkı için bir güç kaynağı olmuştur.

Sarsılmaz inancımız şudur ki, Keşmir halkının fedakarlıkları boşa gitmeyecek ve onlar özgürlük şafağını göreceklerdir. 

İşte o güne kadar, Pakistan halkı Keşmirli kardeşleriyle el ele yürüyecektir.

Sözlerimi bitirirken, bugün burada Keşmir halkını yalnız bırakmamak için bize katılmış olan tüm düzenleyicilere, saygıdeğer konuşmacılara ve misafirlere yine en derin teşekkürlerimi ifade ederim.


Teşekkürler.

Remarks by H.E. Mr. Sohail Mahmood, Ambassador of Pakistan on the occasion of Kashmir Solidarity Day seminar Ankara, 5 February 2016

Excellency Mr. Muhammat Balta, Member of Parliament,
Prof. Dr. Mustafa Kamalak, Chairman, Saadet Party,
Mr. Temel Karamollaoglu, Deputy President of ESAM,
Prof. Dr. Oya Akgonenç, Ufuk University,
Distinguished participants,
Ladies and Gentlemen!

I wish to begin by expressing our sincere appreciation to all the distinguished guests for honouring us with their presence here this evening.

Our deep gratitude is owned to everyone at ESAM for their invaluable support in co-organizing this event, marking the Kashmir Solidarity Day.

Today, once again, we stand in complete solidarity with our Kashmiri brethren.

For almost seven decades now, these valiant people have waged an epic struggle for the realization of their inalienable right to self-determination -- as enshrined in the United Nations Charter, and as envisaged in numerous UN resolutions.

This fundamental right was repeatedly promised to them by the international community, including India, through a free and impartial plebiscite. Unfortunately, it remains unfulfilled to this day.

Meanwhile, the world has witnessed unspeakable atrocities perpetrated on the Kashmiri men, women and children by the security forces in the Indian Occupied Kashmir.

International and Kashmiri human rights organizations have extensively documented the gross human rights violations in occupied Kashmir, and demonstrated how a peaceful people have been systematically brutalized over decades.

Yet, the world has also witnessed, that no amount of brute force has been able to break the will of the Kashmiri people.

The lesson from history is that the roar and blaze of guns cannot, and will not, crush the spirit of azadi (freedom) that glows in Kashmiri hearts.

So, on 5th February every year, we pay homage to the thousands of Kashmiris who have made the ultimate sacrifice in pursuit of their cherished goal.

We also renew our own unshakable commitment to stand by the Kashmiri people in their long and arduous struggle.
As solemnly reaffirmed by President Mamoon Hussain and Prime Minister Nawaz Sharif, today, Pakistan will continue its moral, diplomatic and political support to the people of Occupied Kashmir till they achieve their inherent right to decide their own future through self-determination.

Distinguished participants,

The issue of Kashmir is about justice, about human dignity and fundamental freedoms, about honoring the pledges made to the Kashmiris 68 years ago.

The Kashmir issue is equally about ensuring durable peace and stability in the region, and realizing the vast untapped economic potential of South Asia.

Pakistan, therefore, continues to call for a just and lasting solution of Kashmir, in accordance with the relevant UN resolutions and the wishes of the Kashmiri people.

We expect the international community to play its rightful role in urging India to fulfil its responsibility.

Distinguished participants,

At this juncture, I do also wish to highlight the abiding tradition of Pakistan and Turkey, always supporting each other on their respective national causes – be it Cyprus or Kashmir.

We express our profound appreciation for Turkey’s consistent support for the just cause of the Kashmiri people, including from the platform of OIC.

This support has been a source of strength, both to us and to the Kashmiris.

It is our firm belief that the sacrifices of the people of Kashmir would not be in vain, and that they would see the dawn of freedom.

Till that day, the people of Pakistan would walk hand-in-hand with their Kashmiri brethren.

As I conclude, I again extend our deep thanks to all the organizers, distinguished speakers, and honoured guests who joined us today to reassure the people of Kashmir that they are not alone.


I thank you.

PAKİSTAN BAŞBAKANININ KEŞMİR DAYANIŞMA GÜNÜNDEKİ MESAJI (5 ŞUBAT 2016)

Keşmir Dayanışma Günü dolayısıyla Pakistan Hükümeti ve halkı vazgeçilmez kendi kaderini belirleme hakları için kahramanca mücadelesi için Hindistan işgalindeki Cammu ve Keşmir halkına devam eden ve sarsılmaz siyasi, ahlaki ve diplomatik desteklerini yeniden ifade etmektedir.  Cammu ve Keşmir halkına bu hakları için uluslar arası topluluk tarafından 68 yıl önce söz verilmiştir ama Hindistan Keşmir üzerine alınmış BM Güvenlik Konseyi kararlarını uygulamayı reddederek yadsınamaz kendi kaderini belirleme haklarını yok saymaya devam etmiştir.
Hindistan işgali altındaki yiğit Cammu ve Keşmir halkı haklı mücadeleleri boyunca benzersiz fedakarlıklarda bulunmuştur.  Ancak tüm Hindistan zalimlikleri ve çirkinlikleri Hindistan İşgali altındaki Keşmir halkını Hindistan baskısından kurtulma yolundan geri çevirmekte başarısız olmuştur.  Pakistan halkı ve dünyadaki özgürlük aşığı insanlar onları Hindistan güvenlik güçlerinin en kötü şekildeki insan hakları ihlallerine, şiddetine ve baskısına karşı gelmekteki cesaretleri, yüreklilikleri ve kararlılıkları için selamlamaktadır.

Pakistan Cammu ve Keşmir meselesinin BM kararlarına dayalı olarak adil ve barışçıl bir şekilde çözümlenmesine kendini adamıştır.  Pakistan uluslar arası topluluğa konu üzerindeki sorumluluklarını hatırlatmaktadır ve Cammu ve Keşmir halkına 68 yıl önce verdikleri sözü yerine getirmelerini beklemektedir.  Keşmir meselesi Cammu ve Keşmir halkının isteğine göre çözümlenene kadar bölgedeki barış güvenilmez olarak kalacaktır.

PAKİSTAN CUMHURBAŞKANININ KEŞMİR DAYANIŞMA GÜNÜNDEKİ MESAJI (5 ŞUBAT 2016)

Keşmir Dayanışma Günü dolayısıyla Pakistan Hükümeti ve Halkı Hindistan işgali altındaki Cammu ve Keşmir halkının kahramanca mücadelesine verdikleri kararlı ve devam eden ahlaki, diplomatik ve siyasi desteği ciddi bir şekilde yeniden teyit eder.  
Biz dünya üzerindeki özgür insanların yanında son 68 yılda kutsal özgürlük amacı nedeniyle hayatlarını ortaya koyan Hindistan işgali altındaki Cammu ve Keşmirin cesur, yiğit ve yürekli erkeklerini, kadınlarını ve gençlerini selamlıyoruz.  Binlerce Keşmirli şehide şükranlarımızı sunuyoruz.  Hindistan güvenlik güçlerinin en kötü ve çirkin mezalimlerine rağmen Cammu ve Keşmir halkı Hindistan  boyunduruğunu kabul etmeyi reddetmiş ve Cammu ve Keşmir meselesinin sadece bitmesini dilemediklerini herkese göstermiştir.  
Cammu ve Keşmir sorunu bölünmenin bitmemiş gündemi olarak kalmıştır ve aynı zamanda Birleşmiş Milletlerin en uzun süre boyunca yerine getirilmemiş gündemlerinden birisidir.  BM Güvenlik Konseyinin Keşmir üzerindeki birçok kararı Hindistan'ın dik başlılığı nedeniyle hala askıdadır.  Hindistan'ı ve uluslar arası topluluğu Cammu ve Keşmir halkına 68 yıl önce verdikleri sözü yerine getirmeye çağırıyoruz.

Keşmir sorunu her Pakistanlının kalbinde yerini almaya devam ediyor.  Hindistan işgali altındaki Cammu ve Keşmir halkına bu acılı günlerinde bize güvenecekleri yönündeki kararlı vaadimizi tekrarlıyoruz.  Onların kutlu özgürlük düşleri gerçekleşene kadar her zaman Keşmirli kardeşlerimizin yanında yer alacağız.  Keşmir mücadelesi Hindistan işgali altındaki Cammu ve Keşmir'in baskı altındaki halkı özgürlüğüne kavuşuncaya kadar devam edecektir.

Pakistan-Türkiye arasındaki kültürel işbirliği ve insanlar arası değişimler yoğunlaştırılıyor

ANKARA, 29 Ocak 2016: Pakistan ve Türkiye kültürel işbirliğini ve insanlar arası değişimlerini daha da yoğunlaştırmak için adım atmaya karar vermiştir.
 
Kültür ve turizm alanlarında işbirliğini derinleştirmek için önerilen çözümler Pakistan'ın Türkiye Büyükelçisi Sohail Mahmood ve yeni atanan Türk Kültür ve Turizm Bakanı Sayın Mahir Ünal arasındaki toplantı sırasında yeniden teyit edildi.  
 
Büyükelçi Sohail Mahmood atanması dolayısıyla Bakan Ünal'a içten tebriklerini sundu ve başarılı bir dönem geçirmesini umduğunu söyledi.
 
Her iki taraf Yüksek Düzeyde Stratejik İşbirliği Konseyi'nin (HLSCC) desteği altında çalışan Kültür ve Turizm üzerinde Çalışma Grubunun kararlarının takip edilmesini gözden geçirdi ve uygulama sürecini hızla yoluna koymak üzerinde anlaştı.
 
Diğer başka şeyler arasında, karşılıklı Kültürel Merkezlerin kurulmasını araştırmak, iki ülkenin akademik ve kültürel kurumları arasındaki işbirliğini arttırmak, İkbal, Rumi ve Mehmet Akif Ersoy üzerine seminerler düzenlemek ve fotoğraf, resim ve sanat sergileri düzenlemek için yakın olarak çalışma kararına varıldı. 
 
Karşılıklı turizm endüstrilerini geliştirmek ve tanıtmak için sıkça heyetlerin karşılıklı olarak gönderilmesi, sanatçılar arasındaki bağların güçlendirilmesi ve sinema ve müzik alanlarındaki işbirliğinin arttırılması için yapılan bağlılıklar da aynı zamanda yeniden teyit edildi.