100th Anniversary of Urdu Language Education In Turkey

13-14 October 2015
Istanbul University, Faculty of Letters, Eastern Languages And Literatures Department,
Urdu Language And Literature Chair

100th Anniversary of Urdu Language Education In Turkey (From Daru’l-Funûn to Present)

The teaching of Urdu in Turkey was first started in 1915 at Daru’l-Funûn, which later became the Faculty of Literature at Istanbul University, by a famous Indian nationalist Abduljabbar Khairi. During the First World War the brothers, Abduljabbar and Abdulsattar Khairi, left India to pursue an education. They first went to Al-Azhar University in Egypt and then the American University of Beirut. In the middle of 1915 they came to Istanbul and joined the Teskilat-i Mahsusa, the Ottoman intelligence agency at the time. At the same time Abduljabbar Khairi started to serve as an Urdu Language instructor at Faculty of Literature(Daru’l-Funûn), Istanbul University.
On this occasion, in 2015, with the purpose of celebrating the 100th anniversary of Urdu language education in Turkey, we are organizing an international symposium titled ‘’100th Year of Urdu Language Education in Turkey (From Daru’l-Funûn to Present).

Themes of the Symposium:
  • Mohammad Iqbal Works in Turkey.
  • Urdu Language in Turkey.
  • Urdu Language in the World.
  • Turkey and India-Pakistan Sub-continent Relations.
  • Works about Turkey, Turks and the Ottomans in Urdu.

Important Dates:
  • Deadline for Paper summary: 15 April 2015.
  • Deadline for Full Paper: 25 May 2015.
  • Symposium Dates: 13-14 October 2015.
  • Papers are required to be prepared only in these following languages: Urdu, English, Turkish.

Important Matters :
  • The participant will be responsible for their accommodation and travel expenses.
  • The papers and abstracts should be sent as a MS WORD document.
  • Abstracts must be in English language only and between 100-200 words.
  • Acceptance letter will be sent when the abstracts be approved.
  • All correspondence should be sent to this e-mails :
    • urdudiliveedebiyati@gmail.com
    • khtoker@gmail.com

Scientific CouncilOrganizing Committee
Prof. Dr. Hüseyin Yazıcı (Istanbul University)Prof. Dr. Halil Toker
Prof. Dr. Ali Güzelyüz (Istanbul University)Prof. Dr. Celal Soydan
Prof. Dr. Mehmet Yavuz (Istanbul University)Yrd. Doç. Dr. Zekai Kardaş
Prof. Dr. Mehmet Atalay (Istanbul University)Okt. Ahmet Eryüksel
Prof. Dr. Abdullah Kızılcık (Istanbul University)Arş. Gör. Dr. Arzu Çiftsüren
Doç. Dr. Eyüp Sarıtaş (Istanbul University)Arş. Gör. Hatice Görgün
Doç. Dr. Nuriye Bilik (Selçuk University)Arş. Gör. Onur Kılıçer
Prof. Dr. Khwaja Md. Ekramuddin (Jawaharlal Nehru University-India)
Prof. Dr. Yousuf Khusk (Shah Abdul Latif University-Pakistan)
Prof. Dr. Ludmilla A. Vasilyeva (Russian Academy of Sciences-Russia)
Prof. Dr. Ibrahim M. Ibrahim (Al-Azhar University-Egypt)
Dr. Christina Oesterheld (Heidelberg University-Germany)
Prof. Dr. Saadat Saeed (G.C. University-Pakistan)
Doç. Dr. Zia ul Hasan (Punjab University-Pakistan)
Prof. Dr. Heinz Werner Wessler (Uppsala University-Sweden)
http://turkiyedeurdudilinin100yili.istanbul.edu.tr/?p=6384

Arkadaşımız Erol Dolu Ankara’da Pakistan Meclis Başkanı İle Görüştü, Fethiye Gazete, 25 Ocak 2015

Erkan Ilik | 25 Ocak 2015 | GenelGüncel
Arkadaşımız Erol Dolu Ankara’da Pakistan Meclis Başkanı İle Görüştü
Pakistan Basın Ataşesi’nin Özel Davetlisi olarak bulunduğu Ankara’da Arkadaşımız Erol Dolu, Pakistan Meclis Başkanı Serdar Ayaz Sadık Görüştü.
Geçen Hafta 19 Ocak 2015 Pazartesi günü Ankara’da Rauf Denktaş’ı anma Konferansına katılan Arkadaşımız Erol Dolu, Pakistan’ın Ankara Büyükelçiliğinde Basın Ataşesi olarak görev yapan Abdul Akbar’ın Özel davetlisi olarak Büyükelçilikte Pakistan Meclis Başkanı Serdar Ayaz Sadık ile görüştü. Arkadaşımız Erol Dolu ile beraber Anadolu Ajansından İki Muhabirinde bulunduğu görüşmede Pakistan Meclis Başkanı Serdar Ayaz Sadık, görüşme sırasında Pakistan’da geçtiğimiz ay yaşanan Terör olayları ve Pakistan ile Türkiye arasında ilişkiler konusunda bilgiler verdi.
Pakistan Terörle Mücadelede Hakkında
İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Üye Devletleri Parlamento Birliği 10. Konferansı nedeniyle Türkiye’de bulunan Pakistan Meclis Başkanı Sadık, arkadaşımız Erol Dolu’nun da hazır bulunduğu görüşmede AA muhabirinin sorularını yanıtladı. Terörle mücadelede konusunda kimseden destek beklemediklerini ifade eden Sadık, 11 Eylül’den sonra Afganistan üzerinden kendilerine dayatılan teröre karşı savaşta, 65 bin kişinin hayatını kaybettiğini ancak uluslararası kamuoyunun kendilerine yardım etmediğini söyledi. Sadık, ülkenin bu süreçte Ekonomik olarak çok yıprandığını ve ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin birkaç milyon dolarlık yardımda bulunmakla yetindiğini ifade etti. Sadık, bu noktadan sonra kimseden yardım istemediklerini ve teröre karşı kendilerinin savaşacağını belirtti. Batılı ülkelerin sicilinin bu konuda zaten temiz olmadığını savunan Sadık, dünyada nükleer gücü olan tek Müslüman ülke olarak kendilerine güvenmeleri gerektiğini, sorunlarını kendi başlarına çözeceklerini ifade etti.
Meclis Başkanı Sadık, Peşaver’deki okul baskınının Pakistan’ı derinden sarstığını ve ülkedeki tüm siyasi partilerin terörizme karşı mücadele için yeni bir strateji belirlemek için birleştiğini kaydetti. Sadık, Afganistan ile terörle mücadele konusundaki mutabakatlarının devam ettiğini, iki komşu ülkenin birinde istikrar olmazsa diğerinde de olmayacağını belirterek, sorunların tartışarak çözülmesi gerektiğini, şu anki hükümetle birçok konuda işbirliği içinde olduklarını söyledi. Sadık, ayrıca saldırıyla ilgili olarak genelkurmay başkanı ve istihbarat şefinin Afganistan’a gittiğini, olayla ilgili burada tutuklanan altı kişinin kendilerine teslim edileceğini dile getirdi.
Taliban ile artık müzakere söz konusu değil
Sadık, Pakistan Talibanı örgütü ile okul saldırısından önce sürdürülen müzakere çabalarının bundan böyle kesinlikle söz konusu olmadığını, katillerle müzakere yapmanın zaman kaybı olduğunu söyledi. Sadık, eğer müzakere yapmak istiyorsa Taliban’ın silah bırakarak teslim olması gerektiğini kaydetti. Pakistan Meclis Başkanı, terör örgütü IŞİD’in Pakistan’da şu anda faaliyet göstermediğini, Taliban ve IŞİD gibi terörist grupların sadece İslam dünyasında etkili olduğuna dikkat çekerek, İslam dünyasının buna karşı Şii-Sünni tartışmalarını geride bırakıp birleşmesi gerektiğini vurguladı.
Türkiye ile ilişkiler
Türkiye ile Pakistan arasındaki ikili ilişkilerin iyi olduğunu ancak ilişkilerin daha da ilerletilerek farklı bir seviyeye taşınabileceğini dile getiren Sadık, Türkiye’nin Pakistan’ı “dost” değil “kardeş” olarak tanımladığını, bu nedenle Türkiye’den bazı konularda imtiyaz beklediklerini söyledi. Sadık, 16 Aralık’ta Peşaver’de çoğunlukla asker çocuklarının gittiği bir okula Pakistan Talibanı tarafından düzenlenen ve 134’ü öğrenci 150 kişinin hayatını kaybettiği saldırı nedeniyle yas ilan ettiği için Türkiye’ye teşekkür etti.
Abdul Akbar arkadaşımız Erol Dolu’yu 21 Ocak 2015 Salı günü görüşmeden sonra Ankara’da evine akşam yemeğine davet etti. Yemekte Ankara’da Diploması Muhabiri olarak görev yapan Fethiye’li Gazeteci Servet Yanatma da bulundu.
Yemekte Pakistan Büyükelçiliği Basın Ataşesi Abdul Akbar, geçtiğimiz Kurban Bayramı tatitilinde Fethiye’de bulunduğunu ve Fethiye’yi çok sevdiğini söyleyerek, ‘en kısa zamanda Fethiye’ye tekrar tatile gelmek istiyorum’ dedi. (Fethiye Gazetesi)
HABER: EROL DOLU
FOTO 2  Basın Ataşesi Abdul Akbar'ın Evi_640x480 FOTO 3  Solda Serdar Ayaz Sadık, Sağda Abdul Akbar_640x480
FOTO 1 Pakistan Meclis Başkanı Serdar Ayaz Sadık_640x360
Courtesy: Fethiye Gazetesi, http://www.fethiyehaber.com/arkadasimiz-erol-dolu-ankarada-pakistan-meclis-baskani-ile-gorustu/

Turkey-Pakistan agree to further boost parliamentary relations

ISTANBUL, 22 January 2015: Speaker of the National Assembly of Pakistan Sardar Ayaz Sadiq and Speaker of the Turkish Grand National Assembly Mr. Cemil Çiçek during a meeting here today agreed to further enhance interaction of between the parliamentarians of the two brotherly countries and to share legislation experience. The meeting took place on the sidelines of the 10th session of the Parliamentary Union of the Organization of Islamic Cooperation member states (PUIC) that concluded in Istanbul.

Mr. Cemil Çiçek (pronounced as Jameel Chichek) appreciated his Pakistani counterpart for active participation of the Pakistani parliamentary delegation at the PUIC. Referring to the deeply-rooted historical long term relationship between Turkey and Pakistan, the Turkish Speaker said it provided a firm base for long-lasting strategic partnership between the two countries. He noted with satisfaction that the two states were maintaining close partnership at the highest level. He extended an invitation to his Pakistani counterpart for a bilateral visit to Turkey.


Sardar Ayaz Sadiq referred to the formation Pak-Turk friendship group in the National Assembly of Pakistan, which he said was one of the largest in the Pakistani Parliament. While referring to the forthcoming Pakistan visit of the Turkish Prime Minister, he suggested including parliamentarians of the Pakistan-Turkey Friendship Group in the Turkish Parliament in the entourage as well.  The Speaker extended an invitation to the Turkish Speaker to visit Pakistan and also assured to visit Turkey again.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Pakistan Millet Meclisi Başkanı Sayın Sardar Ayaz Sadiq’ı kabul etti

ANKARA, 20 Ocak 2015: Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Pakistan Millet Meclisi Başkanı Sayın Sardar Ayaz Sadiq’ı kabul etti. Sardar Ayaz Sadique, İstanbul’da yapılacak olan ve oturuma Başkanlık edeceği Islam İşbirliği Örgütü Üye Ülkeleri Parlementerler Birliği’nin 10. Oturumuna katılmak üzere Türkiye’ye ziyarette bulunuyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye ve Pakistan’ın hükümet değişimlerinden etkilenmeyen, tarihi, kültürel ve ahlaki olarak derin temelleri olan  örnek ilişkilere sahip olduğunu belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan “Özel ilişkilerimiz iki ülkenin parlementoları arasında yapılacak olan görüş alışverişi ve birebir iletişimile  ile güçlendirilmelidir. Pakistan’ı daha da güçlendirmek için Türkiye Pakistan’a her türlü desteği verecektir. “Pakistan’ın bugün yaşadığı zorlukları gelecekte yaşamamasını ümit ederim” dedi. Türkiye ve Pakistan arasında ekonomik alanda yapılan girişimlerin olumlu sonuçlar verdiğini  ve gelecekteki ticari ilişkileri daha da güçlendireceğini belirtti.

Sardar Ayaz Sadiq Pakistan Parlemantosu ve halkının en iyi dileklerini  iletti.  Sardar Ayaz konuşmasında, Pakistan ve Türkiye halklarının birçok kere sınanmış oldukça, kuvvetli bağlarla birbirlerine bağlı olduklarını belirtti. 12 yıl içinde Türkiye’de meydana gelen önemli ilerlemeyi  ve Türk hükümetinin halkın refahı için uyguladığı politikaları övdü. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iki ülkenin Parlementer heyetleri  arasında sıklıkla yapılmasını önerdiği  görüş alışverişinin önemine katıldığını belirterek, Pakistan ve Türkiye’nin birbirlerinden birşeyler öğrenecekleri fırsatlar yaratması ve demokrasi ve demokratik kurumları güçlendirmek için birlikte çalışmaları gerektiğini belirtti.

Sardar Ayaz Sadiq also briefed the Turkish President about the proceedings of the10th session of the PUIC, where Pakistan presented a draft resolution, condemning publication of blasphemous caricatures. It states that the publication of such offensive material is also against the internationally recognised norms of freedom of expression including the provisions of article 20 of the International Covenant on Civil and Political Rights of the United Nations. The resolution suggested persuading the international community, the United Nations, the OIC and the EU to work in unison for creating conformity and understanding among civilizations by taking steps to stop repeat of such condemnable practices in future. The resolution was unanimously adopted and shall be reflected in the final communiqué.

Sardar Ayaz Sadiq ayrıca, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, Pakistan’ın dine hakaret eden  karikatürlerin yayınlanmasını kınayan  bir taslak sunduğu  10. Islam İşbirliği Örgütü Üye Ülkeleri Parlementerler Birliği toplantısı ile ilgili bilgi verdi.Bu taslakta, bu tarz bir materyal’in yayınlanmasının, Birleşmiş Milletlerin Uluslararası İnsan ve Politika Hakları Sözleşmesi’nin 20. maddesinde yeralan alan  Uluslararası düzeyde tanınmış ifade özgürlüğü, normlarına aykırı olduğu belirtildi. Taslakta bu tür  uygulamların gelecekte tekrarlamaması ve durdurulması için uluslarası topluluğun, Birleşmiş Milletlerin, İslam İşbirliği Örgütü ve AB’nin uyum içinde çalışarak uygarlıklar arasında bilinç ve uygunluk  yaratılması  gerektiğini belirtti. Kararın oy çokluğu ile kabul edildiğini  ve nihai bildiride yansılacağını belirtti.


Pakistan Millet Meclisi Başkanı, Ankara Esenboğa Havalimanın’da, TBMM Pakistan Türk- Dostluk Grubu Başkanı Sayın Burhan Kayatürk, Ankara Vali Yardımcısı ve Pakistan Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Bayan Aisha Farooqui tarafından karşılandı.

Turkish President receives Speaker National Assembly of Pakistan

ANKARA, 20 January 2015: Turkish President Mr. Recep Tayyip Erdoğan received Speaker of the National Assembly of Pakistan Sardar Ayaz Sadiq here today. Sardar Ayaz Sadiq is visiting Turkey to lead a parliamentary delegation from Pakistan to the 10th session of the Parliamentary Union of the Organization of Islamic Cooperation member states (PUIC) being held in Istanbul.

President Erdoğan said Turkey and Pakistan enjoy exemplary relations which are not affected by the change of governments and are deep rooted in our comm. on history, culture and ethos of our people. He said our special relations should be sustained through more parliamentary exchanges and people-to-people contacts. He reassured every possible Turkish support to Pakistan for making the country further stronger. He expressed the hope that Pakistan will soon overcome the challenges it is facing today. Mr. Erdoğan said initiatives undertaken by the leaderships of Turkey and Pakistan in the economic field are yielding positive results and shall further boost bilateral commercial ties.

Sardar Ayaz Sadiq conveyed the best wishes of the Parliament and the people of Pakistan. He said Turkey and Pakistan are joined together with abiding bonds of friendship and brotherhood which have withstood the test of times. He praised the remarkable progress made by Turkey in the last twelve years and commended the public welfare oriented policies of the Turkish government. He agreed with the Turkish President that frequent exchanges of parliamentary delegations between Pakistan and Turkey would provide an opportunity to learn from each other and work together for strengthening of democracies and democratic institutions.

Sardar Ayaz Sadiq also briefed the Turkish President about the proceedings of the10th session of the PUIC, where Pakistan presented a draft resolution, condemning publication of blasphemous caricatures. The resolution was adopted unanimously and shall be reflected in the final communiqué.
It states that the publication of such offensive material is also against the internationally recognised norms of freedom of expression including the provisions of article 20 of the International Covenant on Civil and Political Rights of the United Nations. The resolution suggested persuading the international community, the United Nations, the OIC and the EU to work in unison for creating conformity and understanding among civilizations by taking steps to stop repeat of such condemnable practices in future.


Earlier, the Speaker was received at the Ankara Airport by Mr. Burhan Kayatürk, Chairman of Turkey-Pakistan Parliamentary Friendship Group in the Turkish Grand National Assembly, Deputy Governor Ankara and Mrs. Aisha Farooqui, Chargé d'Affaires of Pakistan Embassy.

Pakistan'da farklı bir sanat sokağı Lok Virsa (video)

Pakistan'da farklı bir sanat sokağı Lok Virsa (video)

Pakistan'ın doğal güzelliklerini ve sosyal yaşamını tuvallere yansıtan ressamlar, farklı teknikler kullanıyor. Pakistan'ın renklerini tablolara taşıyan ressamlar, İslamabadlılar'ın isteğine göre farklı resimler de çiziyor.

Pakistan'ın başkenti İslamabad’daki Geleneksel Miras ve Folklor Milli Enstitüsü’nde sanat kokan bir sokak Lok Virsa. Sıra sıra resim atölyeleri bulunan bölge, resim sanatına ilgi duyanları ve maharetli ressamları bir araya getiriyor.
Daha önce şehrin en merkezi yerinde olan atölyeleri yıkılınca, Lok Virsa yönetimi, ressamları mağdur etmemek için onlara enstitü içerisinde bir yer ayırmış. Burada çalışan 7 ressam bulunuyor. Ressamlar çalışmalarında sulu, akrilik ya da yağlı boya kullanıyor. Aralarında karakalem ve pastel boya kullananlar da var.
Ressamlar, Pakistan’ın farklı bölgelerindeki gündelik hayatı, kültürel unsurları, doğal güzelliği ve bu unsurların insanların yüzlerine yansımalarını tuvale aktarıyor. Kur’an-ı Kerim okuyan Pencaplı yaşlı bir kadın, elinde şeker kamışıyla Hayber Peştunyalı bir kız, Belucistan’dan göçmen bir Nomad kadını ya da çeşmeden dönen ve kuyudan su çeken Sindli kadınlar, elinde misvağıyla Belucistanlı yaşlı bir adam, Pencaplı bir nazebazi oyuncusu ya da Azad Keşmir’in doğal güzelliği yapılan resimler arasından en göze çarpanları.


İslamabad’da resim sanatının kalbi
1993 yılında resme başlayan Mahmud Ali de, 8 yıldır Lok Virsa’daki atölyesinde sanatını icra ediyor. Doğaya ve insanların hayat tarzına odaklanan ressam Mahmud Ali, çalışmaları hakkında şu şekilde konuştu: “Resimlerimde daha çok doğaya ve insanların hayat tarzına odaklanmayı tercih ediyorum. Aslında tarihi eserlerdeki derinlik de duygularımı harekete geçiren bir diğer unsur. Özellikle Lahor’dan çok etkileniyorum. Çünkü hem tarihi eserlerin hem de gündelik hayatın iç içe geçtiği bir şehir. Orada zamanın farklı aktığını hissediyorum. Tarihin gölgesinde bugüne dair ayrıntıları resmetmek beni heyecanlandırıyor.”
Mahmud Ali, kendine has tarzıyla Pakistan’da gün geçtikçe bilinirliği artan bir ressam. Kendisinin Pakistanlılar tarafından vesile olan çalışmalarını şöyle anlattı ressam Mahmud Ali: “Multan’daki Şah Rükn-i Alem Türbesi'ni resmettim. Türbede Multan bölgesine has çiniler farklı renklerde kullanılmış. Ben de türbe ve mavi çinilerini bir araya getirerek bir anlamda kombinasyon ortaya çıkarmaya çalıştım. Ayrıca resimde, Lahor Kalesi’nin girişindeki bir türbeyi de kullandım. Böylece arka planda tarih vurgusu daha da artmış oldu.”
İslamabadlılar, bazen köylerinin bazen de sevdikleri birinin fotoğrafını getirip, ressamlardan tablo haline getirmesini de istiyor. Bazen de ünlü ressamların tabloları, müşteriler tarafından talep edilebiliyor. Fransız ressam Jacques-Louis David’in 1787 yılında yaptığı bir yağlıboya tablo olan “Sokrates’in ölümü” de bunlardan biri.
Lok Virsa’daki atölyeler, İslamabad’da resim sanatının kalbi olarak atmaya devam ediyor.


Ömer Musa Targal haber verdi

Courtesy: http://www.dunyabizim.com/index.php?aType=haber&ArticleID=19215&q=pakistan

Subliminal Manzaralar - Subliminal Landscapes


Mehwish Iqbal
 "subliminal manzaralar/ 
subliminal landscapes"
17 şubat/ 
february- 28 mart/ march 2015
Kare Sanat



Abdi İpekçi Cad.  Ada Apt. No:22/8 K:2
Nişantaşı / İstanbul

T : 0 212 240 44 48 - 230 58 91
F : 0 212 219 77 19
www.kareartgallery.com
Pazar, Pazartesi hariç hergün 11.00 - 19.00 saatleri arasında açıktır

Subliminal Manzaralar kadının ve çocuğun günümüzdeki yerini keşfe çıkan bir baskı ve tekstil serisidir. Bir sanatçı olarak kadının sosyokültürel ve politik manzara içindeki yeri ile ilgileniyorum. İşler sürekli olarak dogmayı, geleneği, kültürel baskıyı  ve bunların işaret/istismar ettiklerini toplum gözüyle sorguluyor. Sübliminal manzaralar bireyin istikrarsız yaşam evreleri boyunca oluşan ve dönüşen insani hal ve tavırlarını anlamaya yönelik mütavazi bir çabadır. Yarı saydam kumaş toplumun oluşturulması ve yapıbozuma uğratılmasının bir izi aynı zamanda hayatın kendini yenileyen döngüsüne ve kırılganlığına bir atıftır.
Pratiğimin temelinde, görsel sanatların farklı dalları ile olan deneysel ve yenilikçi ilişki yatmaktadır. Çoklu ve kırılgan katmanlar yaratmak için kolografi, serigrafi,  gravür ve kolaj gibi bir çok baskı tekniğini bir araya getirerek her katmanın altında sosyal altyapıyı perdeleyen, açığa çıkaran ve ötesine geçen görsel bir dil yaratma çabası yatmaktadır. Kumaş, özellikle giysi, baskı ve işleme bireylerin sosyal, kültürel ve politik geçmişlerine dair ipuçları veren manipulatif bir rol oynarken,  renk, doku ve çizimin doğrusallığı nerdeyse soyut bir deney alanı yaratıyor.
Çalışmalarımda, ne kişisel ne de kültürel veya politik bir söylem oluşturma çabası içindeyim. Fakat merkezde insan hayatı ve onun istikrarsız yapısı var. Oluşturmaya çabaladığım dilin yapısı ne betimleyici ne de kutuplaştırıcı, öte yandan ilkel olana ve subliminal manzaralara ses veren insan ifadesi ile içiçe.

Sanatçı Hakkında
Pakistan Ulusal Sanat Okulu mezunu olan Mehwish Iqbal, yüksek lisans eğitimini 2010 yılında Avustralya New South Wales Güzel Sanatlar Üniversitesi'nde tamamladı. Iqbal çalışmalarını Avustralya, Pakistan, Amerika Birleşik Devletleri ve Türkiye'de sergilemiş ve yine bu ülkelerin saygın burslarına, ödüllerine layık görülmüş ve sanatçı programlarına katılmaya hak kazanmıştır. 2014 yılında Dubai Uluslararası Genç Sanatçı Ödülü ve Tazmanya Müzesi tarafından düzenlenen Hobart Art finalistleri arasında yer almıştır. Bunların yanında Pakistan Uluslararası Baskı Trienali ve Contemporary İstanbul Sanat Fuarı'nda temsil edilmiştir. Halka Art Project İstanbul'un sanatçı programına katılmak üzere Ian Potter Cultural Trust Bursunu kazanmış ve Blacktown Art Centre Avustralya tarafından düzenlenen Blactown Şehri Sanat Ödüllerinde En Iyi Kağıt İş dalında ödüle layık görülmüştür.
Subliminal Manzaralar sanatçının baskı ve tekstili, çizimler aracılığı ile patronlar üzerinde bir araya getirdiği işlerinin bir uzantısıdır.  Çalışmalar büyük oranda biçimlendirilmiş dağınık manzaralar, serigrafiler, desenler, hayvan sembolizmi ve insan formunun keskin bozumlara uğratılmasından oluşmaktadır.

Subliminal Landscapes

Artist Statement
Subliminal landscapes are a series of print and textile works that explore role of women and children in contemporary times. As an artist I am highly concerned with position of women in socio cultural and Political landscape. My work constantly cross questions dogma, tradition, and cultural constraints their implication and exploitation through lens of society. Subliminal landscape is a humble effort to understand this Paradigm shift of human attitudes and behavioural patterns that form and transform as an individual ravels through precarious stages of life. The use of translucent cloth patterns is reminiscent of construction and deconstruction of society also commenting on fragility and recyclable nature of life.
The epicentre of my practice rests within the vitality of experimentation and innovation with different genres of visual arts. I incorporate printmaking to create multiple fragile layers of diverse media such as collagraphs, silkscreen, etching, and collage to create a visual vocabulary that drapes, unravels, and transcends a social underlying commentary within each fold. Textile primarily clothing, print and embroidery acts as a manipulative vehicle that offers insight into an individual's social, cultural, and political history often acting as an abstract space for play of colour, texture, and linearity of drawing.
Through my work, I am interested in creating a discourse that is neither personal nor cultural or political. However its epicentre rests within the issues of human life and its precarious nature. The grammar for this vocabulary is non descriptive and non confrontational, yet interlaced with human expression lending voice to visceral and subliminal landscapes.

About the Artist:
Mehwish Iqbal graduated from National College of Art Pakistan in 2002. She then completed her Masters of Art with distinction from College of Arts University of New South Wales Australia in 2010. Iqbal has shown her work widely through Australia, Pakistan, United States, and Turkey. She has been the recipient of several prestigious national grants and awards and participated in some of the most prestigious residence programmes in Australia, United States and Turkey. In 2014 Iqbal was selected as one of the finalists for The International Emerging Artist Award in Dubai and Hobart Art prize hosted by Tasmania Museum and Gallery, Australia. She also showed her work at International Print Biennale, Pakistan, and Istanbul Contemporary Art Fair, Turkey.
She received Ian Potter Cultural Trust Grant to carryout residency at Halka Arts Project in Istanbul and recently won Blacktown City Art Prize for Highly Commended Works on Paper by Blacktown Art Centre Australia.
Subliminal landscapes are an extension of her works on cloth pattern paper that combine print and textile through an intricate style of drawing. The works encompass highly stylized etched landscapes, delicate silk screens, mark making gestures, animal symbolism, and a distinct exploitation of human form.

Tree plantation held in Ankara to commemorate Peshawar school terrorist attack victims

ANKARA, 7 January 2015: To pay homage and commemorate the schoolchildren and staff martyred in a brutal terrorist attack on Peshawar’s Army Public School, the Mayor of Keçiören Multiplicity of Ankara, Justice and Development Party (AK Party) and its Youth Wing members and Pakistan Embassy officials planted trees. The ceremony took place here today in the forest dedicated to AK Party’s 10th anniversary.

Keçiören Municipality Mayor Mr. Mustafa AK in his speech condemned the terrorist attack and said nothing can justify such a brutal and inhuman act. He said terrorism is a threat to humanity and all the countries of world should work together to eradicate this menace. He said after plantation of trees in memory of those who lost their lives in Peshawar terrorist attack, Pakistanis will have a reason to visit this forest which is spread over an area of 300,000 square meters and was earlier inaugurated by the Turkish President Recep Tayyip Erdoğan. We hope that our centuries old brotherly relationship shall be further strengthened, he added.

Defence Attache of Pakistan Air Commodore Abbas Ghumman appreciated the kind gesture of the Turkish people. “No two nations share their grief and sorrow as deeply as Turkey and Pakistan do,” said Mr. Abbas Ghuman. He said Turkish support has further strengthened our resolve in these testing times. He reiterated the resolve of the Government and the people of Pakistan to continue efforts for eradicating terrorism.

Keçiören District President of AK Party Mr. Zafer Çoktan and AK Party Youth Wing President Mr. Cansu Mutlu also spoke on the occasion.

More photos from the link http://goo.gl/o5KPqg

Pakistani Turkish Defense Ties Continue to Deepen By Usman Ansari, January 3, 2015

ISLAMABAD — The Pakistan-Turkey defense industrial relationship continues to deepen with more bilateral projects being promoted and undertaken such as aircraft, ships and tanks.

"As a matter of policy, we encourage Turkish industry to broaden their business activity and defense cooperation with Pakistan," said a senior official with Turkey's Under Secretariat for Defence Industries. "Not only do the two countries have a fraternal relationship, politically speaking, but also there are prospective areas for technology sharing and joint development. We do not view Pakistan as a market but as a present and future partner."

A London-based Turkey specialist, however, highlighted the restrictions.

"Obviously both sides are keen to cooperate more than past and present. One major problem could be Pakistan's fiscal constraints."

The latest agreement was signed between Pakistan's Heavy Industries Taxila (HIT) and Turkey's Nurol Technologies at Pakistan's biennial defense show, the International Defence Exhibition And Seminar 2014 (IDEAS2014), held Dec. 1-4 in Karachi.

A HIT spokesman confirmed Nurol will transfer technology to help HIT manufacture armored vehicles to B7-plus protection levels.

HIT already cooperates with Turkish companies such as defense electronics firm Aselsan, a representative of which said the two sides have cooperated for about 10 years.

As a result, Aselsan has supplied sighting and other sub-systems for Pakistan's Al-Zarrar/upgraded Type-59 tanks and Ukrainian-supplied T-80UD, and transferred radio design and manufacture technology.

He said it was possible Aselsan could supply technology developed for Turkey's Leopard II upgrade and Altay tank programs for Pakistan's Al-Khalid, but claimed Aselsan had not yet been contacted in this regard.

HIT officials say a key item sought for the Al-Khalid is a third generation thermal imaging sight such as the Altay's.

Analyst Usman Shabbir of the Pakistan Military Consortium think tank said that since the French Al Khalid sight is too expensive, and the Franco-Pakistani defense relationship has deteriorated, Turkey is a viable alternative supplier.

He believes there may be further benefits in deepening the Pakistani-Turkish defense relationship that could allow export of the Al-Khalid, hitherto prevented by high foreign sub-systems content.

Indigenization of sub-systems and others from Turkey will potentially change this.

"I don't see any issue with exporting Al-Khalid with Turkish sub-systems as we are not competing for the same market, and Pak/Turkish relations are also deep and very well established," he said.

Aselsan is also partnered with Turkish Aerospace Industries (TAI), and defense software firm Havelsan in bidding to upgrade Pakistan's ATR-72 patrol aircraft after the tender was reopened shortly before IDEAS2014.

Havelsan's Nejat Gokbakar (who revealed Havelsan had also submitted an independent proposal) and TAI's Gokberk Ozturk said the Pakistan Navy was impressed after examining the Turkish Navy's ATR-72s, the standard of which is now being offered to Pakistan. They are optimistic of success.

Ozturk also revealed TAI hopes to build upon giving subcontracting work on the Anka UAV to Pakistan Aeronautical Complex by "looking for opportunities to export it to Pakistan."

"We're aware the Pakistan Air Force is using FLIR-equipped C-130s, so the Anka is far better suited in every respect," he added.

TAI is pursuing multiple avenues of business with Pakistan, including promoting the T-129 helicopter.

Ozcan Ertem, executive vice president and head of Aircraft Group, said TAI is also ready to explore any opportunity to supply a variant of its Hurkus turboprop trainer.

However, one Turkish aviation expert said the Turkish military's persistent push to buy an extra batch of Korean-made KT-1 basic trainers could prune export prospects for the Hurkus.

"The reluctant potential buyers could include Pakistan, given the message of uncertainty over the Hurkus," he said.

The Turkish military has signed a deal with TAI to buy 10 Hurkus, but is pressing for a follow-on order from Korean Aerospace Industries for 15 KT-1s in an approximately $150 million deal. In 2007, Turkey and KAI signed a contract for the sale of an initial batch of 40 KT-1s, with an option for 15 more. The industry widely views the Turkish move to buy new KT-1s as a sign of mistrust in TAI's delivery schedule, planned for 2017-18.

Yonca Onuk, maker of advance composite fast attack, interception, and patrol craft, also seeks to deepen its relationship with Pakistan. Having already supplied it with MRTP-15 and MRTP-33 boats, it is now hoping for success with its MRTP-34.

Ekber I.N. Onuk said the MRTP-34, (of which he said Qatar has purchased three), was an improvement of the MRTP-33, which Pakistan's Navy has praised for "excellent sea keeping and handling qualities" plus lethality and versatility.

Consequently, he believes the MRTP-34 "is a boat the Pakistan Navy needs," specifically for operations in and around the contested Indo-Pakistani maritime border.

"The MRTP-34, when operated in the Creeks area, in conjunction with a network-centric warfare capability, means that they would be as lethal as a cobra in the bushes," he said.

Also being promoted is the larger, more capable MRTP-45, and there are hopes for wider cooperation.

"We see people have understood the strength of the Turkish defense industry, and we will be able to provide state-of-the-art naval platforms, equipped with state-of-the-art systems, including anti-ship missiles," Onuk said.

Therefore, the company is in talks to build its largest design, the MRTP-65, at Karachi Shipyard & Engineering Works (KSEW). The steel hull and composite superstructure will be fabricated in Pakistan through technology transfer.

Shabbir said "Yonca Onuk is probably offering to build the MRTP-65 at KSEW to sweeten the deal plus cut cost as it will be certainly cheaper to build it at KSEW," but he is "not sure if [the Navy] is going to go for it though, considering that they need funds for some other more critical projects."

Despite its vessels growing in size, Onuk said it will "stick to what we know" and not offer or develop corvettes.

Having already sold a fleet tanker design now under construction at KSEW, the design, project management, and technical support firm STM will continue to promote a corvette design. STM representatives discussed present and potential cooperation with Pakistan naval chief Adm. Muhammad Zakaullah at IDEAS2014.

Whether Pakistan will eventually opt for a derivative of Turkey's Milgem/Ada is uncertain, though STM is also able to offer its smaller CL-1600 corvette if the Navy revives its corvette program shelved since 2008.

Burak Ege Bekdil in Ankara contributed to this report.

Courtesy: Defence News